Çine Halk Kütüphanesi ve Çine Milli Eğitim Müdürlüğü organizesi ile ADÜ Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Kemal Ramazan Haykıran tarafından 'Tarihin, Tarihe Atın Harflerle Nakşettiği İsim: Fuat Sezgin' konulu konferans verildi.
Çine Belediyesi Kültür Merkezi’nde gerçekleşen konferansta' Tarihin, Tarihe Altın Harflerle Nakşettiği İsim: Prof. Dr. Fuat Sezgin' konusu işlendi. Konferansa, Çine Milli Eğitim Müdürü Şakir Sait Üstündağ, Çine Halk Kütüphanesi Müdürü Şenay Hızır, Çine Müftüsü Mehmet Atay, okul müdürleri ve liseli öğrenciler katıldı. Konferansta Adnan Menderes Üniversitesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Kemal Ramazan Haykıran,"2018/6 Sayılı Cumhurbaşkanlığı genelgesi ile 2019 yılı Prof. Dr. Fuat Sezgin yılı olarak ilan edildi. Fuat Sezgin; günde 17 saat çalışan, 29 lisan bilen, İslam Kültür ve medeniyetini dünyaya en mükemmel anlatan bir değerdir" dedi. Konferans sonunda Çine Halk Kütüphanesi Müdürü katılımlarından dolayı Kemal Ramazan Haykıran’a teşekkürlerini ileterek çiçek taktim etti.
Müslümanların birçok alanda dünyaya öncü oldu belirten Haykıran, “İlk kâğıt fabrikasının Müslümanlar tarafından yapıldı, tarihteki ilk hastane Bağdat’ta inşa edildi. Müslümanlar, dünya tarihinde ilk kez diğer dillerdeki kitapları tek bir dile çevirenler oldu. Avrupalılar sadece İsa’nın kitabında yazan Allah’ın kelamlarını kabul ederek, diğer bilgileri kabul etmedi. Bugün Avrupalıların övündüğü Sokrates ve Aristo gibi birçok bilim adamımın kitapları yasaklandı, bilgileri kabul edilmedi. Vatikan dünyanın en büyük kütüphanesi olma özelliğine sahiptir, çünkü yasaklanarak toplanan kitaplar orada mahzenlere konuldu. Orta Çağ’da bir devlet diğer bir devleti himayesi altına aldığında vergiye bağlıyordu. Ancak Müslümanlar fethettikleri yerlerde vergi yerine sadece kitapları istiyorlardı. Müslümanlar ‘bütün kitaplar tek bir kitabı daha iyi anlamamız içindir, diyorlardı. Müslümanlar bilgiden hiç korkmadılar. Edindikleri bilgileri kendi kültürlerine katmasını ve kültürlerinde öğütmesini bildiler, bunu başardılar. Müslümanlar ne kadar çok şey bilir isek o kadar iyi Allah’a kul oluruz, dediler. Ve Avrupalılardan çok önce bilim konusunda gelişmeler kaydettiler. Dünya'daki ilk hastanenin Bağdat'ta olması Müslümanların bilimde ne denli ileri olduklarına bir örnektir.”